20.06.2014

Gözümden kaçanlar

Ya da gözüme yeni çarpanlar...

1. Malik Bendjelloul'un trajik hikayesi


Bir süredir Devamlılık Hatası'nı ve varsa sürekli takipçilerimi ihmal ettim. Sebepleri var elbette ve bu sebepler bende, sizin kafanızı ütülemeyeceğim. Yokluğumda birçok şey oldu bitti elbette. Normalde bunların bir kısmını bu sayfalardan okuyabileceğiniz şeylerdi bunlar ama maalesef ilgilenemedim, ilgilenmedim. Fakat bunlardan biri var ki, benim de gözümden kaçmış açıkçası. Searching For Sugar Man adlı muhteşem belgeselin yönetmeni Malik Bendjelloul'un intihar ederek hayatına son verdiğini bir hayli geç öğrendim ve doğrusu çok üzüldüm.


36 yaşındaydı İsveçli yönetmen. Kariyerine de İsveç'te bir televizyon kanalında muhabir olarak başlamıştı. Ondan önce 1990'lı yıllarda bir dizide oyunculuk yapmışlığı da vardı ama anlaşılan o ki, kamera önünde rol kesmek ona göre değildi. Gerçi bir süre sonra muhabirliği de bıraktı Bendjelloul ve Björk, Elton John, Rod Stewart ve Kraftwerk gibi müzisyen ve gruplar için belgeseller çekmeye başladı. Biz o belgeselleri izleyemedik, tıpkı dünyanın çok büyük bir kısmı gibi ama 2012'de çektiği ve IMDB filmografisinde adının altında yer alan tek film olan Searching For Sugar Man'i neredeyse tüm dünya seyretti. Kolay da olmadı aslında Searchin For Sugar Man'i çekmek.Çekimlerin büyük kısmını 8 mm.'lik kamerasıyla çeken Bendjelloul sonlara doğru parası tükenince 1.99 dolar ödediği i-phone aplikasyonu 8 mm Vintage Canera'yı kullanmaya başlayacak ve kendi deyişiyle 'henem hemen aynı sonucu' alacaktı. Tamamlanması 4 yılı bulan ve 1970'lerde Güney Afrika'da gizemli bir şöhrete ulaşan adsız bir müzisyenin tuhaf mı tuhaf hikayesini anlattığı film 2013 Akademi Ödülleri'nde En İyi Belgesel Oscar'ını kazandı ve Malik Bendjelloul'un hayatı da dramatik, hatta trajik bir şekilde değişti. Bir anda Hollywood'un gözdeleri arasına giren ve bir senaryo yazmak için New York'a taşınan genç sinemacı için yeni, şaşaalı ama ne yazık ki alabildiğine yalnız bir hayat başlamıştı. En yakın dostlarından uzaklaşan ve Hollywood gibi acımasız bir çarkın içinde tek başına tüm o baskıyı göğüslemeye çalışmak ona çok zor ve ağır gelmişti anlaşılan. Yetenekli, yaratıcı, hayatla ve kendisiyle barışık bir kişi olarak tarif edilen Malik Bendjelloul hakkında yazılanlardan anladığım onu intihara götüren sebepler aşağı yukarı budur. Üstelik, Searching For Sugar Man'i izleyeneler hak verecektir, yapımında A'dan Z'ye emek verdiği ve onu şöhrete ulaştıran tek filmi tam da onun durumundaki bir yaratıcıya, bir sanatçıya çok şeyler söyleyebilecek bir filmdi. Yazık oldu. 13 Mayıs günü Stocholm'ün işlek metro hatlarından birinde, Solna Centrum istasyonunda bekleyen çok sayıda yolcunun gözleri önünde kendini trenin altına bıraktı.

2.  The Knick için gerisayım başladı



Bundan neredeyse bir yıl önce Steven Soderbergh'in bir TV dizisi için çalışmalara başladığını duyurmuştum. Kısa bir süre önce bu dizinin trailer'ı da yayınlanmış, ben yeni fark ettim. Adı The Knick olan dizi 8 Ağustos'ta izleyiciyle buluşacak. Başrolünde de Clive Owen var. Meraklısına duyurulur.

3. Kağıt karakterlerin izinde

Aşağıdaki Kağıt Karakterler serisi İspanyol tasarım stüdyosu Atipo tarafından yaratılmış. bazıları gerçekten çok zekice tasarlanmış bu kağıtlar minimalist afiş tasarımının bir uzantısı gibi adeta.

















Hiç yorum yok:

Yorum Gönder